Editör: Serhat Ağa
Sudan Silahlı Kuvvetleri (SAF) ile paramiliter Hızlı Destek Güçleri (RSF) arasında Hartum’da devam eden şiddetli çatışmalarda 13’ten fazla sivil hayatını kaybetti.
Sudan’ın başkentinin batısındaki Omdurman’dan bir görgü tanığı Xinhua Haber Ajansı’na şunları söyledi: “Bugün, Omdurman’daki ordunun Mühendisler Birliği çevresinde şiddetli çatışmalar yaşanırken, şehrin Umbada mahallesinin geniş bölgeleri şiddetli topçu bombardımanına maruz kaldı.”
Topçu ve hava bombardımanının Umbada mahallesinin batı kısımlarına ve Omdurman’ın kuzeyindeki ordu kontrolündeki Karari askeri üssüne odaklandığını söyledi.
Umbada mahallesinin Direniş Komitesi Perşembe günü yaptığı açıklamada, “mahallenin, 13 sivilin ölümüne ve 35 sivilin yaralanmasına yol açan şiddetli topçu bombardımanına maruz kaldığını” söyledi.
Yine Perşembe günü, bağımsız Sudan Tribune haber portalı görgü tanıklarının “RSF tarafından Hartum’un merkezindeki ordu mevzilerine doğru ateşlenen top mermilerinin neden olduğu güçlü patlamalar duyduklarını” söylediklerini aktardı.
Doğu Hartum’dan bir görgü tanığı da, SAF savaş uçaklarının başkentin doğusundaki İmtidad Nasir mahallesindeki RSF karakollarını bombaladığını söyledi.
Bu arada, ihlallerin izlenmesiyle ilgilenen aktivist bir grup girişimi olan Sudan Acil Durum Avukatları, Çarşamba günü yayınladığı bir raporda, 16 Nisan ile 19 Eylül tarihleri arasında El-Hartum Eyaleti’nde her iki tarafın bombardımanında 954 sivilin öldürüldüğünü ve 2.434 sivilin de yaralandığını söyledi.
Raporda, “Ölenler arasında 130 çocuk ve 94 kadın olduğu; Hartum’da 647 ölüm, El-Obeid’de 79 ölüm ve Nyala’da 228 ölüm kaydedildi” denildi.
Sudan Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan rakamlara göre Sudan, 15 Nisan’dan bu yana Hartum ve diğer bölgelerde SAF ile RSF arasında ölümcül çatışmalara tanık oluyor ve bu çatışmalar en az 3.000 ölüm ve 6.000’den fazla yaralanmayla sonuçlandı.
Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi’nin (OCHA) son raporuna göre, Sudan içinde ve dışında yaklaşık 5,3 milyon kişi yerinden edildi.
OCHA, bir milyondan fazla insanın Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Mısır, Etiyopya ve Güney Sudan dahil olmak üzere komşu ülkelere göç ettiğini belirtti.